MUSTAFA ÇULCU – YASİN KOL BAŞARILIYDI
Her iki takımda oyuna çok temkinli başladı. Sabırla rakibin üstüne gelmesini bekleyip, kontratakla gol bulmak istediler. Alanyaspor, Cordova, Sporar hatta Yusuf ile kontratak kovaladı. Çabuk kullanılan serbest vuruşla Galatasaray’ı gafil avladılar ve ilk şutta golü buldular. Golden sonra Sara, Morata’nın yerine on numara pozisyonuna geçti.
Vilhena etkiliydi. Galatasaray, beşli ve kalabalık Alanya savunması merkezden açmakta zorlandı. Morata’yı oyunda bırakıp Lemina’yı çıkarıp hücumda bir fazla olma hamlesi riskti ama galibiyeti getirdi. Son çeyrekte Morata’yı oyundan çıkarıp, Kaan’ı oyuna alarak skoru tutmaya gitmek, zorlu deplasmandan üç puanı getirdi.
Yasin Kol şu ana kadar iki ligde sahada en çok maç yöneten hakem. İlginç olan ise ülkemizde kullanılmaya başladığından bu yana hiç VAR görevi yok. Sadece TFF 1.Lig de birkaç maçta AVAR görevi yapmış. En son 15 Aralık 2024’ten bu yana bırakın görev yapmayı, VAR odasının yanından bile geçmemiş…
İlk yarı uzatma dakikalarında Morata arkadan yüklenince Aliti’nin sağ kolu oyuncunun kontrolü dışında itildiği için topla temas ediyor. Penaltı olmaz. Hakemin hücum faul vermesi doğru karar olurdu ama oyunu devam ettirdi. Devre arası hakeme sözlü itirazlarına başlayan yedek kaleci Günay, körükte devam edince ihraç oldu.
Cordova’ya kontrolsüz hareketleri dolayısıyla Barış’a ve Eren’e gösterdiği sarı kartlar doğruydu. Galatasaraylı oyuncular, farklı bir hakem duruşu ile karşılaşınca sözlü itirazlar çoğaldı Muslera itirazdan, Sallai geciktirmeden, Ahmet de kontrolsüz girişinden sarı gördüler. Diğer gösterdiği sarılar doğruydu.
Hakemin çabukluğu ve dinamizmi düşük, çevre kontrolü az olduğu için pozisyon içinde kaldı, kendisine top çarptı, Galatasaray’ın çok önemli kontra çıkışını engelledi. Yunus’un pozisyonunda penaltı beklentisi yersiz. Devam kararı doğru. Basit temaslara aldanmadı oynattı. Sakin yapısıyla az koştu, çok dik durdu. Başarılı maç yönetti.
LEVENT TÜZEMEN – ÖNCE YANLIŞ SONRA DOĞRU
Galatasaray, Alanya’da resmen uçurumun kenarından döndü. Üç günlük Antalya tatilinde Okan Buruk, öyle bir kadro planlamış ki, ilk yarıda Galatasaray sahada yoktu. Sara’dan sağ açık yaratmak Galatasaray’ın oyun düzenini bozdu. Lemina kaptırdığı toplarla ve yaptığı pas hatalarıyla oyundan çok erken çıkmalıydı.
Galatasaray’ın kültüründe kanat oyuncuları olmadan oynamak yoktur. Buruk’un Nasrettin Hoca’nın göle maya çalma örneği gibi sahaya kadro sürmesi ve kanatsız oyun Galatasaray’ı etkisiz hale getirdi. Alanya’nın tek atağında yenilen gol, ceza alanı içerisinde Lemina’nın rakibine önlem almamasının ürünüydü.
Okan Buruk, Lemina’yı çıkartıp Yunus’u alarak ve göbekte Sara-Torreira ikilisine dönerek Galatasaray’ın oyun hafızasına dönmesini sağladı. Yunus ve Barış’ın kanatlardan yaptığı bindirmeler Alanya savunmasının dengesini ve huzurunu bozdu.
Barış’ın yarattığı iki pozisyonda Galatasaray iki gol buldu. Özellikle Osimhen’in attığı kafa golü sonrası armayı öpmesi taraftarları çılgına çevirdi. İlk yarıda rakip kaleye gitmekte zorlanan Galatasaray, ikinci yarı Alanya ceza alanına daha fazla girdi. Galatasaray eğer Alanya’da takılsaydı şampiyonluk yarışında kesin çıkmaza girerdi.
Geriden gelip maçı çevirmek ve üç puanı kazanmak hem Galatasaray’ın avantajını elinde tutmasını sağladı hem de Fenerbahçe’nin bay olduğu hafta 7 puanlık farkı yakalayarak rakibin kucağına psikolojik baskıyı bıraktı. Okan Buruk, bu galibiyetten ders almalı, kadro seçimlerinde isimlere göre hareket etmemeli, Galatasaray’ın oyun hafızasına göre davranmalı.
NOT: TFF’nin torpillisi hakem Yasin Kol hakkında maç yönetemez raporu var. Buna rağmen maç vererek TFF resmen Galatasaray’a savaş açtığını gösterdi.
ZEKİ UZUNDURUKAN – BARIŞ, ALANYA KALESİNDE ALTIN BULDU!
Galatasaray son derece kötü bir ilk yarı oynadı Alanya’da. ‘Galatasaray nasıl oldu da bu kadar formsuz futbolcular topluluğuna dönüştü inanılır gibi değil’ dedim içinden! Takım bütünlüğü yok. Hırs yok. Saha içi yardımlaşma yok. Son derece yavaş top çeviren Galatasaray, yine pozisyon bulmakta zorlandı. Frankowski, Yusuf’un karşısında adeta koridor oldu. Alanyaspor’un Vilhena ile attığı golde Yusuf, o kadar rahat bir çalım attı ki Frankowski’ye…
Bunun üzerine bir de Muslera’nın goldeki hatası eklenince; zaten çok kötü oynayan Galatasaray, geriye düştükten sonra telaşa kapıldı ve bildiği bütün doğruları unutan amatör bir takıma dönüştü. Telaş, panik ve çaresizlik… Oyuncuların gözlerinden okunan buydu. Okan Buruk’un hücum oyuncularının bu kadar yerini değiştirmesi aslında bir çaresizlik göstergesiydi.
Oysa maça Yunus ve Mertens ile başlasa, hücumdaki bütün oyuncuların verimi artardı. Galatasaray, golden sonra topun arkasına geçip, adeta etten duvar ören Alanyaspor duvarını aşamadı ilk yarıda. İlk 45’te Galatasaray adına sahada savaşan tek futbolcu Sanchez’di. Galatasaray ilk yarıda yüzde 71 topla oynayan taraftı ama ilk bölümü yenik kapattı. O zaman bu istatistiklerin hepsini çöpe atmış oluyorsunuz! Okan hoca, 2. yarıya Yunus’u alarak başladı. Lemina’yı kenara aldı.
İkinci yarıya ön alan baskısı ile başlayan Galatasaray, Aliti’nin kendi kalesine attığı golle skoru eşitledi. Galatasaray bu golden sonra kendine geldi ve Galatasaray gibi oynamaya başladı. Ayaklarında sanki pranga varmış gibi verimsiz oynayan Barış Alper, tekrar tahrip gücü yüksek futbolunu oynamaya başladı. Barış’ın jeneriklik ortası ve Osimhen’in net kafa vuruşu ile Aslan, Alanya’da kükredi! Barış Alper’in ikinci yarıdaki müthiş futbolu galibiyeti getirdi.
Alanyaspor kalecisi Ertuğrul olağanüstü kurtarışları ile farkı önledi. Hakem Yasin Kol, kötü bir maç yönetti. Gereksiz sarı kartlar çıkardı. Galatasaray bu galibiyetle anlamsız bir şekilde sokulduğu komadan çıktı. Okan hocanın Mertens’i hiç düşünmemesi beni şaşırttı.
Oysa artık final maçlarına girilirken Mertens’e çok ihtiyacı var bu takımın! Mertens’i yok saymak hiç doğru değil! Aslan, Alanya’da altın buldu! Hem Okan hoca hem de Galatasaraylı futbolcular rahat bir nefes aldı. İlk yarıda tel tel dökülen Galatasaray, 2. yarıda ‘şampiyon’ takımdan kesitler sundu!